EL SANATLARI

Kastamonu Yöresi’nin, çok eskiye dayanan zengin bir el sanatları geleneği vardır. Bu zanaatların başında dokumacılık gelir. Osmanlı döneminde “şak şak tezgâh” denilen ilkel tezgâhların sayısı 30.000’lere kadar çıkmıştı. Yüzyıl başında ise, makineleşmeyle birlikte,basma, patiska ve kumaş üretiminin daha seri hale gelmesi, tezgâhların bir bir kapanmasına yol açtı. Kastamonu’da neredeyse durma noktasına gelen el dokumacılığı, son yıllarda desteklenerek yeniden bir canlanma göstermiştir.Günümüzde Kastamonu ve ilçelerinde toplam 1000 dolayında dokuma tezgâhında, Kastamonu’ya özgü geleneksel el dokumaları üretilmektedir.


Daha çok turistik amaçlı olarak üretilen ev tekstiline yönelik dokumalar, Valiliğe bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı ve bazı kooperatifler eliyle pazarlanmaktadır. Türkiye’nin en yoğun ve gür ormanlarının bulunduğu Kastamonu bölgesinde, her türlü ağaç işlemeciliği geleneksel olarak çok gelişmiştir.


Yöresel ev mimarisi büyük ölçüde ahşap olup, mimari bezeme, eski ev ve konaklarda son derece ince bir zevk noktasına ulaşmıştır.


Günümüzde de ahşap oymacılık ürünü çeşitli ev eşyası ve süs objeleri, kamuya ait ve özel atölyelerde üretilmektedir.


Kastamonu’nun bir başka geleneksel sanatı olan bakırcılık, eski bakırcılar çarşısında varlığını sürdürmektedir.

Eskiden önemli zenaat dalları olan koşumculuk, semercilik, keçecilik, urgancılık demircilik, dericilik, vb değişen yaşam ve ekonomi şartlarına yenilerek, hemen hemen yok olmuşlardır. Bu sanatların örneklerini, Etnoğrafya Müzesi haline getirilen Liva Paşa Konağı’nda görmek mümkündür.